Antalya’da “Tarımsal Eğitim ve Öğretimin 178. Yıl Dönümü” dolayısıyla kutlama programı düzenlendi.
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi ve Antalya Ziraat Mühendisleri Odası işbirliğiyle Ziraat Fakültesi Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen programa konuşmacı olarak Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Muhammed Zeki Durak katıldı.
Durak, yaptığı konuşmada, coğrafi işaretli ürünler ve markalaşma konusunda gelişimin sağlanmasına yönelik ciddi çalışmalar yürütüldüğünü söyledi.
Sınai mülkiyetin önemini vurgulayan Durak, 1970’li yıllarda şirketlerin büyük miktarda bina, arsa ve arazi gibi fiziki değerlere sahip olduğunu ancak bugün bu değer yapısının yüzde 90’ını markalar, patent ve tescil gibi unsurların oluşturduğunu dile getirdi.
Şirketlerin AR-GE ve araştırma yatırımlarıyla büyüme hızının çok daha yüksek olduğuna dikkati çeken Durak, “Ülkemizde şu an sahip olduğumuz yerli, yabancı patentlere, faydalı modellere baktığımızda geçerli olan 14 bin patent sürecimiz var. Ülkemiz aslında bu patent sürecinde ciddi bir ivme kazandı. Faydalı modelde başvuru sayılarımızda, uluslararası başvurularda ciddi artışlar söz konusu. Dünyada bir oyuncu olmak istiyorsanız gerçekten fikri mülkiyete önem vermeniz gerekiyor.” dedi.
“En çok marka başvurusu yapan 4’üncü ülkeyiz”
Durak, Kovid-19 salgını sonrası özellikle e- ticaret pazarlarında çok sayıda markalaşma süreci olduğunu kaydetti.
Türkiye’nin markalaşma alanında başarılı olduğunu belirten Durak, “Marka konusunda iyiyiz. Dünyada en çok marka başvurusu yapan 4’üncü ülkeyiz. Avrupa’da birinci sıradayız. Tasarım başvurularında da ciddi bir ivme kazandık. Dünyada Çin’den sonra ikinci, Avrupa’da birinci sıradayız. Bu rakamlarda ülkemizdeki gelişimin göstergeleridir.” diye konuştu.
Durak, coğrafi işaretli ürün sayılarının da artırıldığını ve farkındalık oluşturulmaya çalışıldığını ifade ederek şöyle devam etti:
“Coğrafi işaretli ürünlerde son dönemlerde ciddi artış elde ettik. Sayılarımız artırıldı ama coğrafi işaret almış olmanın önemi ve farkındalık konusunda yapılması gereken ciddi işler söz konusu. Başvurusu devam eden tescilli AB coğrafi işaretli ürünlerimiz 18, önümüzdeki günlerde 19 olacak. 45 devam eden başvuru sürecimiz, 5 geleneksel ürün adı başvurumuz var.”
Gaziantep’in 102 coğrafi tescilli ürünle birinci sırada yer aldığını kaydeden Durak, Antalya’nın ise 16 coğrafi işaretli ürüne sahip olduğunu aktardı.
AB coğrafi işaretli ürün pazarındaki ekonomik büyüklüğe değinen Durak, “Bu pazardan yeterince pay alabiliyor muyuz, alamıyoruz. Bununla ilgili hem mevzuat anlamında çalışmalar yapılmalı, hem de markalaşmayla ilgili farkındalık oluşturmamız gereken bir süreçteyiz. AB tescilli 3 bin 207 coğrafi işaretli ürün söz konusu ve ekonomik büyüklüğü 2017 verilerine göre 74,76 milyar avro.” dedi.
Durak, Türkiye’deki ekonomik büyüklüğün ise yaklaşık 5 milyar avro olduğunu ve büyük bir potansiyeli bulunduğunu sözlerine ekledi.
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cengiz Toker ise tarım alanlarındaki azalmaya dikkati çekerek, üretimin devamlılığı noktasında tarım alanlarını korumaya yönelik çalışmaların önemini vurguladı.
Ziraat Fakültesi Dekanı Mustafa Erkan, dünya nüfusunun her geçen gün arttığını belirterek, beslenme ihtiyacını karşılamak için tarımsal üretimin büyük oranda artırılması gerektiğini kaydetti.
Konuşmaların ardından Antalya Ziraat Mühendisleri Odası tarafından meslekte 30. yılını tamamlayanlara plaket takdim edildi.
